Ağrı'nın Nabzını, Ağrı'yı Bilenler Tutmalı
- Ahmet Atılmış
- 10 Nis
- 2 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 3 May
Değerli okurlarım,yazımın başlığına bakıldığında bu yazıyı yazan kişinin, yani bendenizin
Ağrılı siyasetçi,Ağrılı bürokrat ve Ağrılı idareciler dışında Ağrı'da kimse görev yapmamalı düşüncesine kapılabilirler.
Böyle bir düşüncede olmadığımı beni tanıyanlar iyi bilirler.
100 yılık tarihi geçmişe sahip olan Ağrı'nın gelişen İller sıralamasında en diplerde olduğunu görenler,bu yazımın ana temasının hangi temel düşünceye dayandığını net anlayacaklardır.
Konuya bazı basit örneklemeler yaparak girmek istiyorum ,
Bir temizlik işçisi bile iyi bildiği sokakları bilmediği sokaklardan daha çabuk ve daha detaylı temizler örneklemesini yaptıktan sonra gelelim asıl meseleye.
Değerli okurlarım, bildiğiniz üzere bir hafta önce Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesine Rektör olarak, Ağrı doğumlu Prof Dr. Sn .İlhami Gülçin'in atandı.
Rektör değişikliği konusunu açmadan önce,üniversitelerin bulundukları şehirlerdeki etkisi ve o şehrin gelişimindeki önemine değinmek istiyorum.
Üniversiteler bulundukları Şehirlerde sadece bir eğitim kurumu olmadığını bilmemizde fayda var.Üniversitelerin kapsamı her dönemde ve farklı coğrafyalarda değişiklik göstermiştir.
Dolayısıyla günümüzde üniversite kelimesi yüksek öğretimin kararı ile kuruldukları bölgenin en yüksek seviyede eğitim ihtiyaçlarını karşılayan kurumlar olarak adlandırılmaktadır..
Bazen yükseköğretim olarak da adlandırılan üniversiteler,bilimsel bilginin üretilmesi suretiyle bireylerin eğitimine katkı sağlayan en önemli temel yapılardan birini oluşturmaktadır.
Ayrıca üniversiteler, temel bilgi ve becerilere sahip insan kaynaklarının hızla gelişimine olanak sağlayarak iş gücü piyasasında genç iş gücüne yönelik ilgi ve duyarlılığın gelişmesine olanak sağlamaktadır.
Günümüzde üniversiteler,sadece öğrenci ve akademisyenlerin değil toplumun ihtiyaç ve beklentilerinide kendilerine tahsis edilen kaynaklar ile karşılayan kurumlardır. Bu bağlamda üniversiteler gerek eğitimsel gerek sosyal ve gerekse de kültürel görevlerini yerine getirdiği ölçüde toplumun tüm kesimleriyle bütünleşmekte ve toplumsal yapıyı önemli ölçüde etkilemektedir.
Ayrıca üniversiteler sahip oldukları her türlü tesis,teçhizat ve bilgi birikimi ile bireylere değer kazandırmaktadır.
Kısacası Üniversitelerin Bulundukları İllerde eğitim kapsamının dışında sosyal ekonomik ve kültürel anlamda da öncü bir kurum olduğu bilinmektedir.
Ağr İbrahim Çeçen Üniversitesi bir önceki dönem Rektörü Prof.Dr Abdulhalik Karabulut döneminde Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Ağrı halkına bu nimetlerinin % de kaçını yansıttı acaba?
Üniversitenin Ağrı halkına yansıması gereken nimetleri yansımamış ise, nedeni de çok basit.
Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi önceki dönem rektörü Prof.Dr Sn. Abdulhalik Karabulut'un Ağrı'nın sorunlarına tam manasıyla hakim olmadığı, veya görevde kaldığı süre içerisinde mevcut sorunlara eğilmeyi gerek görmediği içindir.
Ayrıca Sn. Karabulut Ağrı halkı ile hiç bir zaman sıcak ilişkiler kurmayı denememiş bunların yerine,sabah 8 akşam 5 mesaisine riayet göstererek günü koltukta geçirmeyi daha uygun görmüştür.
Tamda bu noktadan hareketle diyorum ki, gelişmekte olan şehirler sıralamasında diplere demir atmış olan şehirlerin yukarılara tırmanabilmesi için siyasilerinde,bürokratlarında akademisyenlerinde,o bölge ve o şehri hakında bilgi sahibi olmalı ve o bölgenin demografik yapısını iyi bilmeli.
Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesine Rektör olarak atanan Profesör Doktor Sn.İlhami Gülçin hocamıza hayırlı olsun diyor,başarılar diliyorum.
Görüşmek üzere.

.
Comments